9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1222
Okunma
Yâre sızlayan göz sancısı
Yalnız kalan ten yangısı
Gidememek telaşı
Gitmekle kalmak yanılgısı
Baharla oyalanan tomurcuğun kavgası
Karanlığa yoldaş örülen güneşin ıssızlığı
Sen gidince üstüme devrilen yükün ağırlığı
Kafiyeli ağrıların yürek parçalayışı
Hepsi ayrılığın bir başına kalmış haykırışı
Tek değilim yolda yürüyen
Gölgem kaldırımla oynuyor
Önüne gelen taşları arkaya atıyor
Dönerken toplayacağım
Şimdilik ayağıma batmasın
O da öyle düşünüyor
Bazen gökyüzüyle oynamalıymışım gibi geliyor
Zehirli aşktan solan sarmaşığı kurtarmalı
Çare bulmadan uyumamalı diyorum
Bazen de gece sökünce gölgemi bekliyorum
Geç kalıyor ama işi var
Sokağın tavanını söküp gelecek
O olmasa da yürümeliyim
Çok taş var üstelik yol engebeli
Olsun düşsün ayağımın tabanı
Asfaltta gizli süzülmüşlüğün gizemi
Ezanın okunmasına daha var
Geceden zehir akmasına yani
Mumda telgraf teli kadar uzun
Yol uzadıkça uzayan gizemi
Ve aydınlatır bizi
Ne görüyorum benden sen geliyor
Korkmuş gibi
Etrafın kızıl vurulmuşsun sanki
Yine içmişsin yürüyemiyorsun
Yaslandığın yaşlı ağaç -senden asilim dedi
Aylaklığın ayıklığa korkusu
Şarap sarhoşluğu
Son kez yolda adam vuruldu
Gölgemden, daha derinden gölge koptu
İSTANBUL e...