27
Yorum
42
Beğeni
0,0
Puan
2307
Okunma

Kaç okyanus geçersem geçeyim
yanımda taşıdım şiirlerimi
Karanlık sulara düşürmedim hiç birini
en sığ sularda tutup ellerinden yüzdürdüm hayallerimi...
Köpüksü oyadan süzdüm günlerin inceliğini
Dilimin eğesinde hazla güneşlendi kelimelerim
Biraz ötemde sallansa da başka anlamlar
eksik etmedim çiçeği hüznümün yakasından
Kim bilir kaç şafağı söktüm sevgim ile
dinlendirdim kucağımda kaç sevinci
Doldurdum dünyaları yüreğimdeki dar bir geçide
beşik gibi sallandı yıldızlar, döküldü gece...
Sözlüye kaldırdım günü ağır çekimde...
Bir dağın uzantısı olmak yetmedi bana
aksırdım okyanusun bir damlasında
Bir demet geçmişle yürüdüm mevsimlere
geri çektim sesimi bazen
doluyken bardağım konuşulmaz seslerle...
Gözüne toprak serptim tövbelerin
Yazdan ödünç mavi bir çiçek açarken içimde.
içi sevda dolu yolculuğa çıktım mavi bir balonla.
Dünyanın şerrine ninni gibiydi nefesim
boyacının sandığında yaralandım zehirli bir okla
Sevda astım duvarlarıma yalnızlığıma odalar...
Çay koktu ellerim devrildi gece sabaha
sabahlar üzerime...
Yalın ayak yürüdüm dünkü kızgınlıklara
saatsiz zambaklar çoğaldı nokta nokta boşluklarda...
Can boyası ile çizdim mutluluğu
Yaladım çiçek tozlarından mürekkebi
Tahliyeyi bekleyen ruhlar gibi tükürdüm dilime düşenleri
Islanmadan geçti altımdan yüreğime su taşıyan sesleri
Şiirle çıkarttım batan dikenleri...
Başı boş rüzgarların ıslığı kılavuzluk etti heybeme
saatleri ayarlamayı bıraktım
yazılmayan dip notları ezberlemeden önce..!
Ferda Özsoy