6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1127
Okunma

Nasipten çıkmışsa kısmet/ya sabır/ı çağır
Diş geçmez geceye, en çok kendine sarıl
Bir düşünüş ol, müzikle birlikte çek kahır
Sür bedenini çöllere, yıldızlar altında yatır.
Bir ışıktır varılamaz sanılan dağ, ateşi yansıtır
Yağmur düşünce toprağa sazı aşındırır, ay şavkır
Bir tülbentle süz gözyaşını, hüznün tortusu kalır
Ömürdür savrulan rüzgârla, geride sızısını bırakır.
Umarsız hücrelerimizin içinde yeşerirken açlığımız
Güneş batar düşlerimizde, dayanılmaz kalp ağrımız
Niteliksiz bir tortudur hüzün, duyulmaz hiç yankımız
Eylemler tutuşur içimizde, ansız fırtınalar olur sancımız.
Ölüm kopmuş bir zincir baklası, en yakın duldası evrenin
Bölünmüş uykularla at voltanı, zamanı olmaz sevmenin
Dingin bir yaşamak türküsü dola diline, yaşamak nedenin
Esir etme gülüşlerini anlamsız karelere, aşk olsun derbendin.
Esrik sevdalar yüreğindeki bulutlara çökünce, tırpanla bahçeni
Her yol bir öncekine çıkar, sarhoş sözcüklerle bozma lehçeni
Geceyi hecele sessizliğinle, yorgun öpüşlerle eskitme çehreni
Yüreğinin dar geçitlerinde seni arıyorum, aç bana siyah peçeni.
Selahattin Yetgin