4
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1510
Okunma

Yorgun çarkı dönerken devranın
Yüzü suyu hürmetine aşkın
O izafi yorgunluğu
Usul usul dokunup da
Okşarken saç tellerimi.
Dokunmadığın kerelerde
Duymadığım cümlelerinde
Baki kalan hoş bir tebessüm
Tüm o yitip gitmelerin
Ardında vermişken son selamımı.
Güne uyanmak,
Gönlü uyarmak
Demli bir sızı
İçli öfkemin son notası
Çalarken gönül telimi.
İstimlâk edilmiş o sefil ruh
Oysa ne muteberdi
Nazarında onca söylence
Kanatılmışlığın gölgesinde.
Donatılmış iken binlerce çiçek
İle açılmamış mezarlardaki
Saklı o imgeler,
Aslında derinlerdeki tek gömüt
Saflığımın nüktedanlığı sarıp sarmalarken
Beyhude düşleri.
Yarım iken yarınlar
Yarın iken sevda bildiğim tuzaklar
Dünlerden örtülü ölü canlar
Can olmak adına
Çıkmış iken yola,
Yol bilip de
Gelmiş iken sona.
Son bilip başlamak belki de
Gün doğmadan doğar mı söyle
Saklı ne varsa içimde…
5.0
100% (12)