4
Yorum
18
Beğeni
4,9
Puan
1449
Okunma

kulaklarımda içimi acıtan ezgi
bir fahişenin güncesine düştüğün günden beri
dilimde yarım kalmış aşkların hikayesi
gözlerim hasbihal dört duvar yalnızlıkla
kesik yüreğim, tuşuşup gecenin yangınıyla
küfürler savururum dışarıda akan hayata
ey! ellerimdeki çaresizlik
yakıp yıktığım kalan yanım
sarınamadığım
saramadığım
yaram
gidenin ardından...
kirpiklerimde sürgün veren
sahipsiz hasret
gülüşüm dünya yangın
ey! kalbi taş
toprağa kadim borcumuz
hücre hücre
çürüyüp
içten içe
ah ile karışacak ten
kuyu misali soğuk kabrinde
dilinde yuvalamış katmerli yalanlar
ki;
kıyamet doğurur
sorma;
ardında bıraktığın günahların vebalini
satır satır
arkandan yürüyen cesetlerin ümmetine sığınışların
beyhude
unut
katlettiğin kavmin dilinden dinlediğin türküleri de
an gelir
ay serilir
ışıl ışıl deniz olur gök yüzü
ben ise seyreden gecenin mavisinde
bulutu d`okuyan serçe....
unut!
bir yağmur damlasının ğöğüs kafesine sığınmışlığımı!
İnan!
kulaklarımızda içimizi acıtan ağıt
hiç yaşamamış gibi öleceğiz
hatıralarımızla!
bir fahişenin güncesine düştüğün günden beri
okyanusun esaretine bırakılmış mercan misali yüreğim
avuç iç`imde...
sude nur haylazca
5.0
90% (9)
4.0
10% (1)