4
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
2837
Okunma

Sanki buharlaşıyor aşk suyum,
Bir nedametin eşiğinden geçmekte
Vuslat sınırında kaynamanın derdinde.
Bu hengâme, bu geçişler
Hangi sabahı muştular kim bilir?
Sanki sinesine mil çekilmiş umutların,
Petrol mavisi menekşeler
Kor bir gün batımı oluveriyor akşam üzeri,
Köhne, metruk bir duyguyu salıyor yüreklere.
Uzun uzadıya anlatılmıyor bu hüzün
Hangi günahı muştular kim bilir?
Sanki bir kaç dakikada derya olacak
Şu beğenmediğin su damlaları,
Bir asa gerek denizi yarmaya
Bir de Musa Sina çölünde.
Hem bir peygamber hem de rehber
Hangi cenahı muştular kim bilir?
Sanki bir ok atımı uzaklıkta
Elini uzatsan uzaklaşacak kadar naif
İncinme diyor bir ses, kırılma diyor
Kırılgan bir duyguyu besleyerek bestesinde
Son beytine vurgu yapıyor şair
Ayrılıkları, ölümü ve hüznü anlatıyor
Hangi izahı muştular kim bilir?