4
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
721
Okunma
Cehennemden kaçmış bir zebaninin yoluyla kesiştim
Umuma açık uğrak mekanlar
Abası yırtılmış azgın nehirler vardı düşlerimde
Karabasanlarla boğuştuğum geceler...
Kutsal kitaplarda yazmıyordu yalnızlığım
Yaradana mahsus diye bilinen
Galiba henüz ismi konmamıştı
Bir tek ben biliyordum ve
Zikretmiyordum beni kimsesizleştiren kalabalıklara inat...
Sırtında paslı hançer vardı kaderin
Oynuyordum figüranlığımı
Yüzünün astarı olmayan oyuncularla
Aslını yok ediyordum rolümün
Içimde bir yerler alev alev
Burnuma yanık kokuları geliyordu...
Çekip gidiyordum kendimden
Bana eziyet olmuş misafirlerle
Ve sonrasında keşkeler kocaman
Destursuz çalan kapılar
Ardarda kapanıyordu muhtaç zamanlara...
Kıyametti tüm gerçekliğim
Ve de yoktu ölümden öte ķöy
Törelere karşı çıkıyordu devrim meraklısı dünya
Cennetin nimetlerini çiğniyordum...
Bedellerini ödüyordum aslında
Hep güllere inat mutsuzluklarımın
Içimde açıyordu solmaya yüz tutan azap çiçeklerim
Söz veriyordum kendime dayanacağım
Direnişe geçiyordu musallada bedenim...
5.0
100% (6)