rabbim ne de güzel yaratmış seni
hayran ediyor beni...
güzelliğine bakıp şükrediyorum
sevabımı kazanıyorum.
rabbim, özene bezene yaratmış seni
ve bu güzelliği tamamlamak için de
ben’i sana kondurmuş

sen bu kadar güzel olursan
geri kalanlara ne diyeceğiz
kimi seveceğiz, kimi üzeceğiz
sensiz günü haram ilan edeceğiz
senli günü bayram ilan edeceğiz
velhasılı ilanı aşk edeceğiz

o kadar güzel konuşuyorsun ki
sanıyorum gül dökülmüş ağzının içine
gül bahçesi olmuş bütün sözcüklerin
gül kokulu olmuş cümlelerin
bir gül açmış ömrümde
gül yanaklı, gonca dudaklı sevgili
gül dahi hicap ediyorken sana baktığında
ben nasıl bakarım sana aklet

sana gel diyorum , gelsene
bu içten bir yalvarıştır, anlasana
gelmek sana yaraşır, bilsene
bu davetime icap etmen
sana yakışır, görsene

gemileri yakıyorum Tarık Bin Ziyad’ım sana
endülüs’ün oluyorum bu aşkta
fethediyorum içten içe seni
gemileri yakıp canımı aşkıma katıp
bir su gibi ömrüne akıp geliyorum

rafa kaldırıyorum ayrılığa dair her şeyi
safım belli olsun istiyorum senden yana
atıyorum çöpe hüznümü apar topar
sana Yusuf oluyorum her an
affa mecbur kalıyorum
züleyha ol sen de topla alemi seyrime
elma diye ellerini kessinler, sana hak versinler

kaşın gözün bir başka olmuş
yüzün gözün bir aşkla dolmuş
rabbim sana neler bahşetmiş
sadakasını göster güzelliğinin bize
bir tül ardında baksan bile yeter
bir göz kırpsan bile...
bir yarım gülsen.