0
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
2163
Okunma
güzel erkekleri
güzel güzel sevenler var bu dünyada
dökülen yemişlerin sessizliği
güz aydınlığı
o kıpırdayan yaprak mı sandın
uzayan gölgesinde bütün ihanetleri saran parmaklarını
öpsem geçer mi ayrılığın
bakarsın yaz olur
yazınca oluyor bazen
bazen bir çılgınlık yapsan belki geçecek zaman
tuhafıma gidiyor nedense hep böyle yağmurlu akşamlar
içtiğin sular geliyor aklıma birden
kiminin gözünden
kiminin sözünden
kimin özünden!!!
içtiğin bir ömrün önsözü gibi
içimde birinin ağlamasına saniyeler kala
göz kafesini sen de aç
göğe bağımlı gözlerin görsün beni
gövdemin tamamı nasılsa sana kalacak
çünkü bu sabah nefreti icat ettim uzun uğraşlardan sonra
en güzel serüvenlerimizin gemilerini yaktık
perişan ayaklarımızda baht kavgası
saçlarımızdan kaçan dağınık ordulardık
bir katliam gibi sevişmeyi düşünürken
aşk dediklerinde
öperken korkunç
sağır dudaklardık
ağlardık korkusuz
gözyaşları güzel aşklar gibi
sustukça parlıyor
gecenin boynuna takılmış kolye
tersinden öğretmeye başlamış adını
ayın her halinde uçuyoruz
sonra çakılıyoruz yerin yedi kat dibine
erişmek için o karışık rüyaya
yay olup geriliyor ruhumuz yeniden
yasla giriyoruz üç harfli kimyaya
son harfini kuşlara tamamlatan bir yürek
tenin masumiyeti
belki de bir haz meselesi
nefese doğru yol alan
nefse düşmüş iki reyhan kokusu
kokusu güzel vedalar gibi…
alicengizoyunu
(…sen, benim susuzluğuma aldırma, ama dudak payımı da bırakmayı unutma!!!)