Usandık

usandık be içi boş sözlerden
atan tutan nutukçudan
yevmiyeli şakşakçıdan
ille de angut dinleyiciden
biz aslında kirli bir kaynaktan beslenen
yalanlardan usandık

usandık riyakâr dost meclislerinden
gıcık kahkahalardan
hatırsız gönülsüz söyleşiden
yabancıdan ziyade
"yabancı" eş dosttan usandık

usandık çaresizi meze yapan köstebek yandaştan
ona şuna yaltaklananlardan
avuç açtıran gidişattan
çözüm olmayan yalvarışlardan
vallahi usandık

usandık makineli yaşamdan
uzantısı sanal aşktan
onun rezil medyasından boyalı magazininden
hastalıklı üretkeninden
vesairinden vesairinden
billahi usandık

usandık işbirlikçi ihalelerden
her işi kitabına uyduran azgın bürokrattan
"adamlık" özürlü müteahhitten
imza yetkilki ama kıt görüşlü çapsız mimarından
hesap bilmeyen
arkasi kavi ensesi kalın kemiksiz mühendisten
ve
bunların depremlere "tuş" olan konutlarından
nasıl nasıl usandık

usandık kirli kara siyasetten
terelellim politikacıdan
"demokrasiyi" araç yapan çok renkli söylemciden
hâlâ masal üstüne tevatür anlatan demogogtan
ne yazık ki
masalı da tevatürü de yedikçe yiyen cingöz akıllılardan
çözümsüz kısır döngüden
usandıkça usandık

usandık doyurmayan sıladan
süründüren gurbetten
bizi ona buna mecbur eden mizansız gidişattan
of aman usandık

usandık görgüyü utandıran haberleşmeden
gerekince işlemeyen telekominikasyondan
kafasına göre takılan
amansız "baz" istasyonlarından
olur -olmaz yerde "aluuuu" diyen
okumuş ya da okumamış fark etmez medeniyet yoksunundan
çok ama çok
hatta
çoktan daha çok usandık

usandık akordu bozuk sazdan
yalaka sanatçıdan detone şarkıcıdan
nota bilmeyen bestekârdan
kendini çok acar şantör sanandan
ben de şantözüm diyen kokana ile kikirikten
ben sizlere bi’ şey diyeyim mi
biz var ya biz fikrimce
ezgi kirliliğinden usandık

usandık öz diline "el" olandan
ulusuna "yabancı" durandan
soğandan çıkıp da kabuğunu beğenmeyenlerden
sosyetik yozdan
ayaklara düşen ayakçılardan
karizması çizik züppelerden
hasta ruhlu karışık huylu sanatçılardan
entel takılanlarla dantellerden
dildeki kirlenmeyi "matah" üstünlük sanan
iki yüz elli gramlık Batıcıdan -Doğucudan
utanarak usandık

usandık maksatlı reklamlardan
teşhir seven teşhirciden
ona gaz veren "iyi aile çocuğundan"
onun kadrajından cıvık kamerasından
beyni kirli patronundan
kafadan kontak yönetmeninden
illallah usandık

usandık
kadavrayı görünce altını ıslatan haybeci tabipten
para için gide gide küçülen hekimden
yeteneksiz pratisyeninden kaşarlanmış profesöründen
bir de fırlama doktorundan
üzülerek usandık

usandık
oynak namus bekçilerinden
kendi ırzı döşeklere düşmüş zamane namus düşkünlerinden
iğrenerek usandık

usandık terazinin dengesini bozandan
hukuku "guguğa" çeviren fetbazdan
vicdanıyla cüzdanı arasında gidip gelen arsız yüzsüz yargıçtan
kahrolarak usandık

usandık be Beşiktaş’ım
boş laf edip duruyorsun
icraatta neden yoksun
biz de senden usandık



Şükrü BEŞİKTAŞ