4
Yorum
20
Beğeni
0,0
Puan
1452
Okunma

Vazgeçtim yeşilin her tonundan
güz yapraklarına büründüm
dalımdan düştüm sürüklendim
sürüklendiğim yerde ellerim şakağımda gözlerimde sus payı bir damla.
pişmanlığın zehri damağımda pas tuttu
yutmadan kurtulma azmi eklemlerimi ağrıtıyor
ah diyemem
desem yutacağım.
varlığım gölgelerle yarış ediyor
ha varım ha yokum gün içerisinde
güneş bile kaçıyor beni görünce
bu yalnızlık şehri benim adımlarımla yaşıyor
her yanı ’yaklaşmayın’ levhaları
’güle güle’ dediğim şehrimin çıkış yerinde
tabelaya yaslanmışım
gözlerim vuslatın olmayan renginde
düşüncelerimin buz tadı sarkıyor karşı evin saçağından
gecenin koynuna yaslanma isteğim
çığlık çığlık içerimde.
hangi ’yüzgörümsüz’ yıldız açar yüzünü bana
kınalı parmaklarım beyaz bulutları kana buladığından beri
hangi yağmur affeder beni
kurak mevsimlerime yağarak
kırmızı etekli bir kızın tokasında güler papatyalar
bende hala son/bahar.
Ayvazım DENİZ