3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
3482
Okunma

sus kaplar dudağı
kelepçelenir sanki dil
yüreğin sesi boğulur sus bulutuyla
hafakanlar basar iç sesini
kalemin rengi kagıtla aynıdır
suya yazı yazar gibi
yatişmez kelimeler kifayetsiz kalır
anlatamaz derdini meramını
cümlelerin boynu
öksüz
anasız babasız bayram çocukları gibi
büküktür
dudakları kıvrılır ağlamsı
gözlerden yaş akmaz ama ağlar ya yürek
gözlerin yerine
çaresizim tükenmişim der gibidir bakışlar
işte o zaman
öylesine bir dipsiz kuyudur insan
kuş olası gelir kimi vakit insanın
acziyeti
bir serçe kanadına imrendirir insanı
hayalinde bir ak güvercin olur
karlı dağların ardından
bir çift selam gönderesi gelir
ucu yanık bir mektup
üç nokta yeter bazen
insanın sevdiğine özlemini anlatabilmesi için
bir çift kelam yerine
çalı çırpının ateşinden çıkan
duman yeter
yüreğindeki yangını anlatmaya
yürekler bir olsun
’’kalpten kalbe yol gider’’
derler ya hani
yüce dağlar yol vermez bazen
ama
uzaktan uzağa severler ya o bile yeter
tek yürektir artık
aşk böyledir işte
bir kalpte atar iki can
iki ruh
dağları delesi
çölleri geçesi vardır aşk için
sevda için
yürekler kabarınca coşunca gözü görmez hiç bir şeyi
ya sevgiden yoksun kalırsa
çöle dönerse yürek
işte o an
biçare kalır insan bazen
kimi zaman
bir serçenin kanadına imrendirir
insanın acziyeti
sus yükler omuzuna
uçup masmavi gökyüzüne firar edesi gelir insanın
çivisi çıkmış şu dünyadan
ardına bile bakmadan
5.0
100% (6)