6
Yorum
23
Beğeni
0,0
Puan
1000
Okunma

bir yürek aynı yerden kaç kez kırılır
kaç kez yapışır kırıklar daha eskilerin izi silinmeden .
kapkaranlık ortalık
yağmur yağdı yağacak
gökyüzü secde durmuş
doğal afet hazırlığı var.
demek
buna rağmen hayallerimi yüklenip sırtına
ilk bulduğun kuytuya sallamak için acele adımlarla yolları arşınlıyorsun öyle mi?.
gelişin kadar aniydi demek gidişlerin ’aferim’.
durma
el sallayan biri varken henüz arkada
al tek tek parmaklarını avucumdan
nasılsa kalan boşluğu doldururum sahte gülücüklerle üşütmeden
alışkınım nede olsa.
söyleyecek sözü kalmayan gibi
onca yaşananı saymayan gibi
gözlere bırakıp yağmur ormanlarını
ıslanmaktan korkmayan bir çocuk gibi
gidiyorsun öyle mi?
peki..
kuşandım ayrılığın silahlarını
bir zılgıt çektim dağlara
yansırsa kulağına sakın ağlama
kapat gözlerini
atları da vururlar topal kalınca
o pamuk gibi yalnız tavşanları
ve yuvasından daha yeni havalanan yavru serçeleri de
bir damla kan
bir anlık zevk için.
sen av mevsimini bekleseydin be yar
yasal olurdu vurduğun yüreğim
gönlümün kırıklarından bir yol döşedim dönüş yoluna
cesaretin varsa dön geri.
Ayvazım DENİZ