Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
İbrahim Çelikli.
İbrahim Çelikli.

Su 156- Özlem -Bir Zeytin Hikayesi

Yorum

Su 156- Özlem -Bir Zeytin Hikayesi

( 4 kişi )

4

Yorum

4

Beğeni

5,0

Puan

1507

Okunma

Su 156- Özlem -Bir Zeytin Hikayesi

Su 156- Özlem -Bir Zeytin Hikayesi

işdeee ben bu hengameler[1] arasında

fira ıldırım fızıynan gedip geliyon

annacımdahı Özleme, özlemler içinde

dönüp bi defacık bile bakamadan

sadaca önümden yeyebiliyon

o da guru-deri peyniri

o mubarek de boğazımı file garakdırdı
tas tas su içirtdirtdi..



bizim gız da Allah ne verdiyse

tabağı zeytinyağıynan doldurmuş

Alla(hı)n onarca(ğı) işde, niyeyse

iri-yeşil bi eşşek zeytinini gözüme kesdirdim

çatalınınan bir iki uğraşdım

govaladım, bu sefte tamam deyon

zeytin fırtıyo



tabağın içinde bir-kaş tur attırdıkdan sonura

zeytin pırtdı,

bu sefte de tabakdan ziniye sıçradı

içimden

“-bu sefte tamam”

..

“-hinci çatalı kesin zipledim” deyon

narasın..

gene garavana

bir iki hamle derkene sıkışdırdım bi köşeye

“hinci gaşcak yerin galmadı gari”

son bi atak daa



ne ğezer, gardaş!! net(i)çe gene mafiş,

gene p(f)iyasgo

ya kayıyo bi yanna gediyo

ya da patanaş yapan gamyon tekeri ğibi

olduğu yerde fırıl fırıl dönüyo



amma.. yağ gayganıdı, amma ne

öyle olmasa pelvannar

zeytinya(ğı) yerine

haşgaşya(ğı) sürerier öyle de(ğil) mi

ya da çatalın ucu kütüdü

ne yalan söyleyen hinci

valla orasını bilemecen,

hala taha aklım ermez neyye



zorda galan kedinin

köpe(ğe) hışardığı[2] ğibi

her seftesinde elimizden gaçırdık

bi türlü galebe çalamadık

yeşil zeytini



yalınız benim asabım oldukcana bozuk

bırak gülmeyi, çoluk-çocuk nefesini dutdu

soluk almayı bile

aklının ucundan geçirmeyo kimse

emme bütün gözler benim çatalın ucunda

hu çatal bi ziplense

zeytin yakalansa da hu işgence bitse deye

dova ediyollar belli

nayeti

biz gene elden gaçırdık yeşil zeytini



senin Gara Dayı efendi iki barnağıynan dutdu

benim yeşil zeytini

önşe bana uzatdı

alayın deye uzadınca elimki ekme(ği)nen

adam yangından mal gaçırıyomuş gibi

çevik bi hamleynen ağzına atdıı!!



mehruh!

gevişini gösdere-gösdere

“-len gara yeğen bırak ..ına ğodumun

hu fanteziliği yauu

adam gibi elininen al ye hunu

biz köylüyüz, o(ğ)lum

gorkma kimse seni gınamaz

zufrada iki gancık var deye

hemi de ne demişler

alışmadık gışda don durmaz”





“-bak zeytin höyle yenir

sen gakmış Fıransız gaşşığıynan

Alaman herzesi[3] yeyon

fanteziliğin nüzümü yoğ epap!

ben senin uruhunu bilirin uruhunu

sen de o aselet yok!

boşa debeleniyon

bu gızlar sana varı(r) mı sanan

senin “a(l)t tarafın anan sarımsaaak,

boban sovan”

sen daha dünkü bok,

ne oldun da ne oluyon

sen kiiim,

çatalınan zeytin yemek kim

a gapberif, senin aslın namıkör

aynaya bak

boyunu gör”







daha bi sürrü bişiyler dedi de

ben onun ne dediğini duyduğum mu var..

bi de yaka cebinden çıkarıp da

ayna uzatmaz mı neyeyse..

alıp yere çarpa(sı)n ay oğlan

emme bilemeyon irengim penbe miydi,

mor muydu kül müydü,

boz muydu, Özlem ordamıydı,

ve hepsinden can alıcı nokdası

halımı görüyomuydu

ooff off



öldüm, bittim mahf oldum

terledim, eridim gahroldum

Garanın gaflarından perişan oldum

vel hasıl açcık da

cehaletimin gurbanı oldum



hinci hinci aklıma ğeliyo

taha do(ğ)rusu her zeytin gördüğümde

soluğum daşıyo,

yüzüm gızarıyo da

hakkatan yauu

“çatalı ziplemek şart mıydı,

yonusa hakkaten adamın dediği gibi

iki gancık var diyemiydi”



neyise de; bereket versin Özlem..

Özlem hemen devreye girdi

dayısını bi! azarladı kii

hem de nassı!

“-dayıcığım zeytinyağının çok olduğundan

herhalde çatalın ucu da kütelmiş

olur böyle şeyler

lütven uzatma” dedi



görüyon mu bi asaleti

biz olsak edemeyiz,

gızımıza da müs’ade etmeyiz

“bi gız gakacak da

herkeşin içinde dayısına fırça gayacak ha!”



ne de olsa okumuş gız..

hani ben de üzülecen ha

köfte oldum köfte, keyf bin beş yüz

o takide dedim ki

“eveeett”

“Özlem bana havas”



sonura yerinden bi hışımınan gakıp

“-gayfanız varısa ben bi gayfa içebilir miyim











[1] hengame: karışıklık, kargaşa

[2] hışarmak: meydan okuma, kavgaya davet, kavga etmek, kavgaya zorlamak,

[3] herze: b.., pislik, gereksiz söz ya da davranış

Paylaş:
4 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Su 156- özlem -bir zeytin hikayesi Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Su 156- özlem -bir zeytin hikayesi şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Su 156- Özlem -Bir Zeytin Hikayesi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Ya Nur
Ya Nur, @ya-nur
1.9.2014 18:46:33
5 puan verdi
Ben bunda bayagi gulumsedim devam ini bekliyorum saygilar
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
1.9.2014 00:30:28
5 puan verdi



Öf be Kara dayı ne göze etmiş ya...... Çatala gelmiyorsa uğraşmaya ne gerek al eline bir lokma ekmek ve koy ekmeğin arasına bitti bu kadar..)))
Her zaman ki tadındaydı hocam yüreğine kalemine sağlık
Kalemin daim olsun Selamlar
HİVRON (ay ışığı)
HİVRON (ay ışığı), @hivron-aydinlik-
31.8.2014 23:00:02
5 puan verdi
Yüreğine Emeğine Sağlık Hocam
....SAYGILARIMLA
İbrahim Çelikli.
İbrahim Çelikli., @ibrahimcelikli-
31.8.2014 22:13:32
Efendiim arz edeyim

geçen kısımların özeti şöyle;
yetim birazda şımarık köy delikanlısı (anlatan)

yıllık izninda köye gelen o köylü bir memurun kızına sevdalanır..

Özlem'ler dayısı ve dayısının kızı olan Hatice onlara gelmiş, misafirler için sofra kurulmuştur,

Eminenin de gelmesi ile ortam gerilir.

DEVAM EDECEK Efendim
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL