1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1429
Okunma

Ateşe düştü Soma, saat bir öğle vakti,
Yangın yeri yürekler, közler sineye çöktü,
Yerin altında babam, kapkara şerbet içti,
Rızık uğruna Ya Rab, canlar toprağa göçtü!
Saldı bizleri felek, acı dolu efkâra,
Çıkardılar babamı, yüzü kömürden kara,
Emeğinin karşılığı, iki otuz beş para,
Bir lokma rızık için, taşerona diz çöktü!
Sığınma odaları, canlardan çok pahalı,
Yoksul düşmüş her emek, ucuz sermaye malı,
Patron paraya tapar, evinde ipek halı,
Rızık da neyin nesi, maden ocağı çöktü!
Öyle değil mi canım, adam çok zarar etti,
Ölenle ölünsün mü, madenin kârı gitti,
Ocağı kurmak için, ne emekler tüketti,
Rızık umurunda mı, kurulu düzen çöktü!
Vay haline emeğin, niye dünyaya geldi?
Lokması çalınanlar, dumanla ciğer deldi.
Soma’ya ağıt yakan, yürekler tekmelendi,
Rızık kursakta kaldı, dizler toprağa çöktü.
Nasıl yuhalanırmış, seçilmiş bir peygamber?
Çıt çıkmamalı asla, her yer dolsa da makber,
Hatta alkışlanmalı, o olmalı muteber,
Can rızık mühim değil, yandaş sermaye çöktü!
Ey ağalar has beyler, söyleyin garip neyler?
Kurulmuş bozuk düzen, eylerse mevlam eyler,
Üç yüz bir canı verdik, ağlıyor yanık neyler,
Rızık can düşünülmez, seçime gölge çöktü!
Çıktı dualar arşa, buna melekler elçi,
Bedava kömür yakar, şimdi üzgün beleşçi,
Günahlar için bulur, çöle gönderir keçi,
Rızkı çıkarmak için, canlar haybeye göçtü.
Umut Dünyası Karalama Şiir Defteri.
Ankara - Mayıs 2014
Çaylak
5.0
100% (4)