Ben senin;
Senden öte olan sana,
Aynada gözükmeyen tarafına,
Tepeden tırnağa,
Sol yanına talibim.

Ben senin;
O kuyruğunda gülücükler raks eden,
Derinliğinde dipsiz kuyular olan,
Bebeğinde kabuk tutmuş hüzünler saklayan,
Sevinci kesik olan, kuytusu yosun tutan,
Tek bakışında buz dağını eritip,
Kırptığında Aslı’yı bir kez daha yakan,
Gözlerine talibim.

Ben senin;
Çalışırken hoyrat ve nasırlı,
Okşarken ipek mendil misali,
Her büklümünde şefkat fışkıran,
Her çizgisinde binlerce sanatçı barındıran,
Kaf dağından toplayıp kelimeleri,
Parmak ucuyla on binlerce dağ oluşturan,
Dokunduğu zaman yangınlar çıkaran,
Ellerine talibim.

Ben senin;
Kıyısına okyanus dalgası vuran,
Deli bir nehir gibi çağlayan,
Çölde vaha, zemheride gülistan,
Her gün altın ok gönderilen Eros’tan,
Dünyayı pul edip cenneti kıskandıran,
Bir yer ki gökyüzünü andıran,
Mabet olup dervişler ağırlayan,
Bir kervan saray ki yolcular konaklayan,
Bir kristal köşk ki aşıklara mekan kuran,
Yüreğine talibim.

Nimet Öner