Yine mi yoluma çıktınız
sizin yolunuz benden çok farklı aslında
hayırdır
bana bıraktığınız selamı mı almaya geldiniz
haklısınız bir selam bile çok bana..




Öyle yalpalayarak bakmayın yüzüme
bende epilepsi hastalığı var
düşüp bayılabilirim korkudan
sonra o nazik bilekleriniz beni kaldırırken kırılabilir
sofistik düşüncelerinizi de kendinize saklayınız
burdan bile görebiliyorum yalan gülüşlerin katliyamlarını.




Sevmezsiniz bilirim hava atmayı
ama o kadar da yükseğe çıkmayın
çok aşşağıdan sesim ulaşmıyor gururunuza
kendinizi beğenmeniz ne kadar güzel bir lütuf
hay hay efendim hay hay
bana geyşalık mı yakışır demiştiniz
doğru hizmeti severim
doğduğum köyde öyle çok mal var ki
sağ sağ bitmez
ha geyşalık
evet evet
her yakıştırmanız sizi gözümde ayrı bir yüceltiyor
başıma düşseniz kaldıramayacağım böyle giderse
biraz diyorum
hani birazcık aşşağı dallarda gezseniz
taşımaz diye korkuyorum.




Az daha söylemeyi unutuyordum efendim
hani istemeden solunuza düştüğüm gün
çarpılmıştınız ya benliğinizle
orada iz kalmış diyorlar
verin elinizi bende leke çıkarıcı var
tutuşturayım gönlünüze
çok değil bir kaç güne geçer
yeni bir yafta yapıştırırsınız alnınıza..




Haber geldi geçen
burnunuzu düşürmüşsünüz kaf dağında
anka kuşu sırtında getiriyormuş
gak guk derken et bitmiş
sanırım dilinizi yutmanızın sırrı şimdi belli oldu




Aman efendim artık yolumdan çekilseniz diyorum
o kadar yükseksiniz ki
gölgenizin altında eziliyorum
uzun süre kalınca öksürük yapıyor
siz bana bakmayınız
ben alnımdan dökülen terleri silmeden
kalemimden dökülen gereksiz kelimeleri de toplar
şiirime döşer giderim .


Ayvazım DENİZ