27
Yorum
44
Beğeni
5,0
Puan
3587
Okunma

uzattım
çok uzattım bu saçları…
gül yağları
suda bekletilmiş karanfiller
esirgemediler yardımlarını.
(bekledik)
kalem çoğu zaman erkektir
tutmadım kalemi
özleme isyan der
değer bir gün bakışların
kırılır.
korktular
ellerini bekleyen
rüzgârdan sakınıp kokusunu zay etmediğim
-namahreme duyurmadığım-
sımsıkı örgülerim
korktular.
(inandık)
hasrettir aşı aşkın
üç ana iki ara öğün az gelir aç gözlü dev’e
yer ömrü içer kanı
sen buz demir ranzalarda
ben güneşsiz sabahlarda
hâlâ misafirperveriz…
(âcizdik)
gücüm kul yüreğim inceyken
çıkaramam işte toprak altından bir tek buğday tanesini
Rab gösterir de yolumu
isyan saklar sabrı…
dışarısı dediğin ey can
merhamete sığınan
sessizlik.
(yandık)
tenin bitip bitip yenilenmesiydi umut
her tekrarda bir parça tadıp
beyazladığımız…
kurtuluşta alnımızı kimse görmeyecekti
damgasız salınacaktı
mahiyeti masumluğun.
(dilendik)
vurulduğumuz yerden sarmayın yaralarımızı
geçti gitti onlar
derinlerden çıkarın heveslerimizi…
nerelerdesiniz ey Yusuftutanlar
buradayız biz
ateş redifli gazellerin
bir’inde.
5.0
100% (36)