Köyümden gideli, sekiz yıl oldu,
Gözümde tütüyor, evim birader.
Yine efkârlıyım, gözlerim doldu,
Aklımdan çıkmıyor, köyüm birader.

Anamı babamı, bıraktım yas da,
Eşimi dostumu, bıraktım zor da,
Kendimi yem ettim, it ile kurda,
Gülmüyor burada, yüzüm birader,

Akıllara zarar, gurbete düşmek,
Eşinden dostundan, ayrılıp gitmek,
Kolay mı bir yerden, bir yere gelmek,
Kapandı açılmaz, gözüm birader,

Denizler ovalar, önümde perde,
Sevip de saydığım, dostlarım nerde,
Bir yolun düşerse, yanıma gel de,
Gör ki ne karaymış, yazım birader,

Dağları aştım da, yollar çiğnedim,
Yırtık resimlerle, gönül eyledim,
Gidişin dönüşü, yokmuş bilmedim,
Kan kustu dinmedi, sızım birader.

Olmaz olsun gurbet, taşın toprağın,
Ne yorganın lazım, ne de yatağın,
Başını yesin de, sönsün ocağın,
Suçun en büyüğü, bizim birader,

Bir dostum olmadı, arkadaş olan,
Ne sesimi duyan, ne halim soran,
Yıllardır olmaz mı, kapımı çalan,
Sesime ses veren, sazım birader.

Şeytanın sohbeti, ömür’e zarar,
Sesimi duyanlar, bir deli sanar,
Kaderim çıldırmış, sabrımı sınar
Anlıma yazılmış, yazım birader,

Ellerin yurdunda, düşmüşüm dile,
Sabrımla savaştım, ben bile, bile,
Allah’ım şahittir, her günüm çile
Yıllardır çatıktır, kaşım birader.

Bir daha dünyaya, gelirsem eğer,
Köyümden dışarı, çıkarsam eğer,
Ellerin yurduna, gidersem eğer,
Allaha yeminim, sözüm birader.

Yılmaz’ım ters döndü, feleğin çarkı,
Bir günün bir günden, olmadı farkı,
Çekmekle bitmedi, gurbetin kahrı,
Yandıkça savruldu, közüm birader.



YILMAZ NAZLI 09.05.2014