6
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
2159
Okunma

aramızda birikmiş sözler var şimdi
sözler, sözcükler yahut cümleler
hiç söylenmemiş, söylenip unutulmuş
söylense de işitilmemiş.
sözler ki aslında hiç verilmemiş..
ne imza düşülmüş altına, ne bir işaret.
öylesine bir isimdir belki kazınan.
senin ve benim adımdan ayrı
senin ve benim adımdan mürekkep.
oysa.. sözün surete geldiği yerde, dudaklarımızdan dökülenlere
bizden başka kim sahip çıkabilir?
şimdi cisimsiz bir mânadır, yürekte tortulanan
dupduru bir suyun yüzünde harelenen rüzgâr kimindir?
dağlardan gelen bir gürültü işitilse
-o mutlak- yücelerde eriyen karın sesidir.
sel olur, boran olur, fırtına tutar.
sonunda o dupduru sular...
tortulanıp biriken sözlerin üzerine gerilmiş sessiz bir perdedir.
kim ki kaçıp sığınabilir
verilmemiş vaadlerin elinden?
yürektedir kelepçesi...
saçlarını savursa da dumanlı göklere uzanan
bir ağacın
topraktan yazılır dilekçesi.
5.0
100% (19)