Kızıl katreler döküldü
gökten sağanak sağanak yerlere.
Yıldırımlar mezar kazdı
vatan bağırlı koç yiğitlere.
Cemre beklerken şubat sonunda
toprağa damla damla kan düştü.

Asil tohumlar ekildi
Allah Allah diyerek ciğerlere.
Mürekkepler hüzün yazdı
yüzleri nur saçan şehitlere.
Fidan beklerken yeşil tonunda
her bir çukura birer can düştü.

Kılıçlar kından çekildi
uzanmak için büyük zaferlere.
Dost sandığım düzen bozdu,
kandı eli kanlı yezitlere.
Eller eğlenirken efsununda
bize çetin bir imtihan düştü.

Yakasız gömlek biçildi
henüz damatlık giymemiş erlere.
İfritler sinsice sızdı,
türlü pusu kurdu geçitlere.
Hainin amansız vurgununda
eli kınalı kaç kurban düştü.

Kurşunlar tek tek saçıldı
kutsal saydığımız tüm değerlere.
Sustukça iyice azdı,
kin yazdı filmlere, şeritlere.
Çağın süslü püslü oyununda
alnı mühürlü kaç merdan düştü

Cennetten yerler seçildi
zamansız ve mekânsız neferlere.
Günahları Rabbim süzdü,
yaydı nurunu tüm vakitlere.
Saçıldı tek tek, melek donunda,
vatana rahmet-i rahman düştü.

Ahmet Yaman