0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1239
Okunma

gidişinde seni hatırlatan her şeyi
yüreğime hapsettim anılarımı yutkunup
geride hasat diye bıraktığın
anılarımı tek tek topluyorum
hani beni göz ucuyla süzüp
unut artık arama diyorsunda
sensizliğin acısı ben ölmeden
söyle canımın içi yok olur mu
gittiğin günüde saatide unuttum
bağışıklık kazandım sanki bir asır oldu
hani sana diyordum ya
güven bana dağ gibi arkandayım
bak şimdi o koca çınar
içten içe çürüdü yok oldu
mutluluk benim de hakkım değil miydi
kader zamansız ördü ağlarını
mutluluk bu kadar mı zordu
beraber mutlu olsaydık ne olurdu
eğer bir gün pişman olursan
içindeki yangınlar yakarsa seni
sevdiğimi hatırla unutma beni
kaldır başını bak gök yüzüne
ayın tam üstünde
kederli bir bulut göreceksin
ağlamamak için zor tutar göz yaşlarını
dayanamaz o da daha fazla
yağmur olur düşer üzerime
içimde canlanır bahar yeniden
mevsimler bile değişir mutluluktan
zamansız açar çiçekler güler papatyalar
kabus dolu geceler bitmeyen saatler
ruhumun bedenimi sessizce terk ettiği
göz kapaklarımın arasından
hayal meyal görüyorum seni
çok uzaklardan çağırıyorsun beni
pamuk tarlası gibi bulutların arasından
koşarak değil uçarak yanına geliyorum
hasretle sarılıyorum sana
birden her yer kapkaranlık oluyor
içimi bir titreme sarıyor
saatin çınlamasıyla korkuyla uyanıyorum
yaşadıklarımın bir rüya olduğunu anlıyorum...
Refik
04.02.20014
İstanbul