3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1411
Okunma
Her yanı küf kokuyor bu şehrin
Ve her yanı cam kırıklarıyla dolu
Rüzgârı nefeslenmek azıcık
Yağmuru hep uzağa yağıyor
Bir uğultu ki,
Demir kıran
Eski şarkılar kadar içten
Nalândan
Pruvada güneş
Yakamozlar alabanda
Zayıf düşürüyor çocukları
Hani öyküler vardır
Anlamlanmak için bekleyen
Vagonlara doldurulmuş
Savaş kaçkını kadınlardan çalınma
Gökyüzüne değmeye çabalayan
İlk öpücük kıvamında kelimeler
Hepsi hevesli var olmak için
Oysa kırılıyor sözler
Kolları gövdesinde bağlı zamanın
İlerliyor ilmince
Kutup yıldızını izlemek zor
Kapıları yoklamak manasız
Avuç avuç
Pul pul dökülüyor karanlık
Yemenisi al renkli bir kız
Ya da bir eşkiya
Az sonra çiğneyecek toprağı
Bilmeyecek geceyi,
Öylece yürüyecek
Tutsaklık bu düpedüz
Sayılmaz deyip oyuna devam etmek yok
Sadece etrafta
O bitmeyen çığıltı...
5.0
100% (6)