21
Yorum
38
Beğeni
0,0
Puan
3414
Okunma

Zamansızlığın mabedinde
mülteciyim ölümsüz düşlerine
Gün ışığı görmemiş şarap kadar eski
Katransı bir geceye doğan
gül doğumları kadar yürekliyim.
Gecenin şehvetinden
taşan çığlık kadar sus.
Koyakların koynunda
sevişen ruhlar kadar gerçeğim.
Sancılı şiirler doğuruyorum
Kan ter içinde
Sıfırın altında düş noktasında...
Firar tutkusunda
dolup dolup boşalıyor yollar
Ortasında sen,ben ve hayallerim var
Düşüyor kelime hazineme
hoyrat çiy taneleri.
Örüyorum sabahın serininde
belik belik sevdanın
kumral perçemini...
Çözüyorum sonra ıssızlığın saçlarında
akıp giden gün ışığının ipeksi çilesini....
Sınanıyor sevgim mihenk taşında...
Kümeleniyor ilk yaz güneşinde hasretim
sarıyorum kangren olmuş yarama
peşim sıra dolanan hayalini
Kana(t)masın istiyorum siyah kefende
sensizliğin ecel rengi yüreğimi.
Dolansa da canımın gölgesi sokağında
gireyim sonsuz mutlulukla koluna
Yaprak işlemeli gecenin hırçın bakışlarında...
Dönüşsün rengim
imkansızlık sınırında vebaline.
Taş duvarlar örülse de
belirsizliğin kalbimi burkan sesine.
Umarsızca bakayım yine ben
sözcüklerin isterik külüne...
Haykırmak varken
karınca yüküyle gel-git’e.
Sirenler çalsın Endülüs esmerliğinde
İstanbul’â nazır gönlümdeki köşkünün önünde
kıyamın son rükûsu,sevda/nın emrinde...
Güle kessin tan yeri ;
Gece yarısına "an" kala...
titresin dudak bükümü gülüşlerim yine
yetmez çünkü bir ömür
gülün yaprağını onarmaya..!
Dönüp dönüp
sana çıkıyorsa yollarım.
Neresinden dönersem
kârdır kırgınlıkların.
Çalıyorsa sözlerin şafağında
sevdaya dair şarkılar hüzünlü fonda.
Da-ya-na-mı-yo-rum...
Beni aşktan bağırta bağırta
öldüren şarkılara diyorsam sessizce
Kalbur üstü sevdanın çıkmazındayım Merdan...
Hadi çık gel
aş telden örgüleri
mayınlarda çarpışsın yüreğimiz.
Aşkla parçalanıp düşelim tane tane
kendimize vatan bulduğumuz tüm şiirlerin üstüne...
Ferda Özsoy
Merdan;;Sözüne güvenilir, mert erkek.