5
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
1910
Okunma

Neşterlenmiş ruhuma ölüm giydirdim Alyâ
Tüm çocuklar göçerken rahmimden
Adı konmamış ıslak bir şehirden düştüm
Vuslatımda gizlenen bir annenin avuçlarına.
Sonrası
Ellerimi parçalayan bir acı sızdı parmak ucuma
Bir şahadet sonramın duâsı dilimden uçarak.
Anka’nın kanatlarına sakladım çaresizliğimi
Parçalanmış küflü yolları aşarak.
—Kimsesizliğimin göbek bağından tutundum Alyâ —
I
Semâhın iniltili sabahında bir ölü bağışladım geceye
Gölgesi mavi mavi ağlayan
Esrik bir dilin harflerinde takılı kaldım.
Sen söylemiştin de inananmamıştım Alyâ
Aşk gittiğinde musalla uyurmuş her li(n)san –ebedi-
Dinmeyen bir acıya tuz olurmuş yollar
Her hasret yüreğe değdiğinde
Eski bir kış sabahı aklıma düştüğünde
Ö ğ r e n d i m
Alyâ
Bu kentimden son gidiş.
II
Ecelsiz inlemeler sızlarken dilimin altında
Merhametsiz bir kulun g/azabını çekiyorum
Kıyamet kopuyor kulaklarımın sağır kaldığı boşluklarda
Kederimin hüznüne son kez soyunuruyorum –çırılçıplak-
Göğüs ucumdan başlayarak ölmeye.
III
Ellerimin kurak kesildiği mevsimlerde
Ü ş ü y o r u m
Yokluğun çentik atıyor bakışlarımın kör rengine.
Aylak bir türkünün ortasından başlıyorum
Adını sayıklamaya
Daha dün kulağımın arkasında yankılan sesin
Dudağımın ıslak uçurumundan düşmüş
Meğerse.
Musallada çığlık çığlığa haykırıyorum
Yarınlara gebe kalan bir ecelin can alıcı sesiyle.
IV
Kulağıma adım daha okunmamışken
Vuslat haram kılınıyor boynuma.
Genzime biriktirdiğim aşk sancılarını yutkunurken
Çığlıklarımla sersemleştirdiğim dağlardan
Helallik istiyorum.
Üşüdüğüm mevsimler kırsın sesimi.
Mezarın üşüten sessizliğine bağlarken saçlarımı
Gecenin nûn bakışlı rüzgârına bırakıyorum kendimi.
Alyâ
Bir annenin merhameti kadar senden süre istiyorum.
Zaten
Tanrı uzaktan sallıyor tahta beşiği / ha öldü(m) – ha ölecek!
5.0
100% (19)