18
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
3673
Okunma

Külkedisi…
Elindeki cam ayakkabıyı kırınca prens,
Bulamadı bir daha külkedisinin izini.
Oda daha fazla katlanamadı
Üvey kız kardeşlerinin eziyetine.
Aldı sırt çantasını.düştü yollara.
Önce Türkcell reklamında oynadı
Sonra kendi reklam şirketini kurdu..
O şimdi ünlü bir iş kadını…
Kırmızı başlıklı kız…
Şapkasının rengi iyice soldu güneşten
Hep aynı patikada sıkıldı yürümekten.
Kurt bile terk etmişti ormanı,
Aksiyonsuz çekilir gibi değildi hayatı.
Oda daha fazla dayanamadı..
Önce anneannesini verdi bir huzur evine,
Ardından dağ taş demeden,
Düştü bütün kurtların peşine.
O şimdi bir bordo bereli…
Pamuk prenses..
Sadıktı,bekliyordu prensini.
Prens önce trafiğe takıldı,
Sonra fazla hızdan kaza yaptı.
Laf aramızda biraz alkolde vardı.
Yedi cüceler tabi sevindi bu duruma,
Prenseste kabullendi son durumu
En azından ormandaydı
Kira,elektrik,su derdi yoktu.
Bağ bahçeyle de uğraşırdı.
Belki ilerde avcı bir kısmeti de çıkardı
Hala umut vardı,
O şimdi bir ev hanımı.
Rapunzel…
Prens rapunzeli bulacağım derken
Dolaştı bütün dünyayı
Christophe Colomb olarak geçti tarih kitaplarına
Rapunzel’de mahkum oldu yalnızlığa
Önce saçlarını kesti malum kış ayıydı,
Uzun saçın bakımı bir hayli zordu.
Epeyce de bunalmıştı koca kulede,
Ne okuyacak kitabı vardı.
Ne de sörf yapacak interneti.
Bir gün yazmaya kadar verdi.
Aklına ne gelirse yazdı sayfalarca.
O şimdi ünlü bir yazar…
Uyuyan güzel…
Güzel bir dünyaya uyanma hayaliyle
Hala derin bir uykuda.
Habersiz küresel ısınmadan,
Dünyadaki katliamlardan,
Masalları çalınan çocuklardan.
O hala hayalleriyle güzel
O hala uyuyan bir güzel….
masalsız,hayalsiz,rüyasız kalmamak dileğiyle..sevgiler...
EzHeR