2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1393
Okunma

Hiç değişmez hikayesi bizim coğrafyaların... Kurulu düzen, ve düzenin düzencileri...
İlkin, böyle dünya düzeninin gelmişine geçmişine okuyarak başlamalı ... Sil baştan değiştirmeli bütün tersine işleyen çarklarını insanlığın... Emperyalist bir sömürü düzeninin , gönüllü askerliğini yapan , işbirlikçileri dahil , bırakmalı artık insanlığın yakasını ... " Gitsem bırakıp " , bir düşün peşinde , iyiye, güzele , doğruya gidenler için kaleme alındı ...Her kesim, kısmeti kadar nasiplendi bu şiirde ... Bir yürek sesidir bu ... Bütün haksızlıklara, dalavarelere, en çok da savaşlara isyan çığlığıdır aynı zamanda ... Yine ve yeni kanlar dökülmesin, canlar yanmasın, analar ağlamasın artık bu coğrafyalarda ... Tren geçer , öküz bakar ... İnsan , tepki verir iyiden ve doğru’dan yana ... Saz’dır sivrisinek elbet anlayana ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...
Bırakınız savaş çığırtkanlıklarını yerden yere vursun şiir ...
gitsem şimdi her şeyi bırakıp uzak diyarlara
arkamda eylül sağanakları
önümde eskimiş sokaklar
dar kaldırımlarında
mahçup yüzü iğne oyalı kadınlar
yüreği geniş toprağı bereketli
bir deniz alsam akşamüstü bulutlardan
gökyüzünde sarı papatyalar
ışıl ışıl sokak lambaları
penceresi mavi boyalı evlerin
kedileri de olsa
camından baksa birisi
öylece melul mahzun
titretse bıyıklarını
uyuklarken gözleri yarı baygın
haylazca kuyruğunu sallayıp
bir hayli gerinse
sonra değiştirsem şu yalan dünyanın kahpe düzenini
yaz bahçelerinden sıkça geçsem geçmişinin
hatta etsem zaman zaman içine gelmişinin
ve dahi ben böylesi dünyanın köşkünde kalsam yata
anasını satsam az kelepir bir fiyata
fakir babası olsam şam babalarına inat
zenginden aldığım donu fakire giydirsem heyhat !
gitsem şimdi her şeyi bırakıp uzak diyarlara
kan emici mahluklar görsem belli belirsiz
illa ki can almaya niyetli küçük yavşak sürüleri
kulaklarında uzak diyar talimatları
kaz sürüleri ayrı
sansar tilkileri ayrı
kirli ellerinde muhtelif cinayet silahları
" kimin elinde her neyi varsa , aynen ona girsin "
" çıkmasın bir zerresi dahi , bari o garip sevinsin "
diye bir türkü tuttursam birazdan
mevsimi yazdan makamı hicazdan
ben söylesem onlar dinlese
sonra obüs taşıyana obüs
minibüs taşıyana minibüs
otobüs taşıyana da otobüs girse
yer ve gök bile o an feryat figan inlese
gitsem şimdi her şeyi bırakıp uzak diyarlara
beyaz güvercinler uçursa kirli yüzlü çocuklar
düşsel sevgileriyle dolsa gökyüzü
çocuk gülüşleri sarsa bütün bulutları
yüreklerinde yeşerse umut çiçekleri
kanatlarında zeytin dalları ...
*
Mert YİĞİTCAN
30 . 08 . 2013
istanbul / gitsem şimdi bu şehirden , bu saatte araba dahi bulamam :)
5.0
100% (1)