5
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2538
Okunma

İsyanlar çıkar asi rüzgarlar döver şehrimin sokaklarını
Kuşkusuz bir telaş kaplar ve saklanırım
Ellerimizle dikemediğimiz ağaçların ardına
Sessizlik bir gece böler uykularımı gürültülü rüyalarım uyanır
Sessizliği sevsem bile bu sessizlik fazla sensiz
Ben rüyalarımla barışık uykulara dönmeliyim
Kilit vurdum hayallerimin zikrine
Virdimi bozduğum yeminlerime kefaret yetmiyor
Eksik yanımda sancılı bir yara sol yanımmış kanayan
Aşk diyorlar şehrimde yanan ışıklarda pervanelerin yanışına
Aşk diyorlar yıldızların geceyi aydınlatmasına
Ve aşk diyorlar bu şehrin yollarını adımlarken yâr’i aramaya
Susuzluktan kuruyan dudaklarımda kavruk bir özlem yanar
Sen düşünce şehrime kırkikindiler yağar ve suya doyarım
Yıkık bir ben yaşar bu gecesi eflatun karası şehirde
Yalpalıyor düşlerim gülüşünü sağarken gözlerinin rengi geceden
Haramiler sözlerimden şiirler yazıyor çalınmış sûkutumun sırrı budur
Unutmadım gidişinin söylediği şarkıyı inkar etmiyorum gözlerimin yaşını
Hüzünler yağıyor şimdi seni bekleyen şehrimin zamanlarına
Bir uğrak vakti olsa bile gel karanlıkta kuytu köşelerime
Bu şehir saklar bizi her köşesi dua ile beklerken seni
Bende mülteciyim bu şehirde vaktini bekliyorum menzile götüren yolda
Emaneti gezdiriyorum sevdanın yanık türküleriyle sızlayan yüreğimde
Yaşıyorum işte bu şehrin telaşları içerisinde ve bekliyorum
Bu şehirde masallar gibi kavuşmaların çıkaracağı yangınların büyüttüğü aydınlığı
Unutma bekliyorum her mevsim arefeden önce bir bayram özlemiyle
Mazeret yok davet ediyor şehrimin yolları güzergahın belli veriyorum koordinatları
Massalar ülkesinden sola dön kaf dağına doğru yürü göreceksin bak orada bekliyorum seni
5.0
100% (4)