Merhaba yeni günüm
Merhaba bütün yeni başlangıçlara
Uzun bir serencamdı
Koyu karanlıkların ardında kalan
Çok yorgunum savaş ertesiyim
Avucumda yüz eğdirenin zafer nişanesi
Aşk kırıklıkları kaldı
Yiğit düştüğü yerden kalkmasını bilir
Bildiği için yar önünde iki büklüm eğilir
Dert değil sırtını delen oklar
O her dem içli içli kaynayan
Kanayan yüreğini yoklar
Aşka aşıktır elem eksilmez penceresinden
Gam pişirir ıstırap kaynatır
Gönül tenceresinden
Hoşçakal yıpranmış örselenmiş hayat
Ya Rab salih bir aşk ver
Beni bulmadan memat

Merhaba göğsünde uyandığım mavi sabah
Merhaba berber amca,Şevki Dayı,Kiraz Hala
Mütebessim yüzüme hasrettiniz
Puslu gözlerime alışkın değildi gözleriniz
Yok artık belimin topal kamburu
Hem kalmadı bende
Eskisi gibi aşkın gururu
Kulağımda kadim dost Nurullah’ın sesi
‘Giden gittiğiyle kalır
Kehribarı al koy kalbinin üzerine
İnancını yitirme boyun da eğme zalime
Hüda inananlara veriyor sabır’
Hoşça kal yıpranmış örselenmiş hayat
Ya Rab Salih bir aşk ver
Beni bulmadan memat

Merhaba alnından öptüğüm salkım saçak bulut
Merhaba telaşlı balıkçılar,rengini unuttuğum deniz
Günüm tamama erdi
Yarin kızıl tellerinde daha mahkum değiliz
Hürüm şimdi Zümrüdü Anka kadar
Beydağlarının mağrur yücesi kadar
Bir ömür bahşettim anlamamışsın meğer
Sana benim kadar hangi rakibim verir değer
Şimdi sürün derdini aşıkların düşünsün
Serencamım biterken
Don vursun yüreğine kalbin her dem üşüsün
Hoşça kal yıpranmış örselenmiş hayat
Ya Rab Salih bir aşk ver
Beni bulmadan memat