2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
866
Okunma
Bir yıldız geçti şehrin sokaklarından
Ardında mahallenin masum çocukları
Bakakaldım uzun süre,
Anılarımda canlanmaya çalışan
Bir ukde gibiydi kesit,
Durdum,
Su sattığım zamanı hatırladım pazarda,
Sonra yurt dışı maceralarım,
Bir ara aşık olduğum kızlar da geçti,
Askerlik anılarımda sığdı o ana,
Ama nafile
Onu hatırlayamadım.
Garip bir duygu sardı içimi çok sonra,
Düşüp peşinden gitmek istedim
Şehrin sokaklarından geçen yıldızın.
Önce derin bir aydınlık yaşadı
Karanlığa gömülmüş sokaklar,
Cadde başındaki manav
Meyvelerinin üzerini kapattı korkarak.
Hemen ardından tavlayı kapıp girdi içeri
Mahallenin tek berberi,
Bakkalın esamesi yok ortalarda...
Kahvehanenin en ücra köşesinde
Saklandı kabadayılar,
Sorsan okeye dönüyorlardı
Çıkmadılar yıldız geçene kadar.
Bir mehtap vardı denizde
Dalgalandıkça yakamozlarını,
Göstermek isteyen çocuk gibi
Şımarık.
Ve alacaklı gibi dikilmişti
Yağmur ufka.
Karşı yakanın ışıkları
Yanıp sönüyordu
Sokağın başında bir yıldız belirene kadar
Deniz feneri bile
Etrafta dönüyordu.
Herkesin bir yıldızı vardır
Unutmadığı, unutamadığı.
Anılarını taze tutmak adına
Her gördüğünü ona atfettiği
Benim Yıldız’ım da ....
ls.
(Adını bile telaffuz edemediğim gönlümün elçisine)
5.0
100% (1)