1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
770
Okunma
Dün gece düşlerimin hayallerinde sen vardın sevgili
Feryatlarıma haykırışlarıma aldırış etmeden giderken sen
Ben senin tenine kurduğum dar ağacında
Mutluluğumu idam ettim sevgili
Mutluluğumu idam ettim
Sen giderken bir kaç mevsim sürecek sızı bırakmadın yüreğimde
Bir asır kanıyacak yara bıraktın
Açtığın yarayı ömrüm sonuna kadar kapatmıyacağım sevgili
Oluktan boşalırcasına kanarken ben
Senin mutlu olman için Allah’a el açıp yalvaracağım
Her açtığım avuçlarımda dualarımı yüzüme süreceğim
Hiç dokunmadığım yüzüne avuçlarımı sürdüğüm gibi
Dün gece düşlerimin hayallerinde sen vardın sevgili
Ben toprağın rahmine düşüp üşürken
Senin mutlu olman için nefesimi soluğumda tutum sevgili
Soluğumda tuttum nefesimi
İlmeği boğazına geçirilmiş gibi yokluğuna sarılırken ben
Seni bir kardelen gibi kanayan yüreğime bastım
Kanayan yüreğime seni bir merhem gibi bastım sevgili
Sen yokluğunun karanlığında beni terk edip giderken
Sadece yalnızlığımdan gitmedin sevgili
Yalnızlığımın yüreğinden beni kurşuna dizdin
İlmeği boynuma geçirip
Odamın tavanına mutluluğumu astın sevgili
Odamın tavanına mutluluğumu astın
Dün gece düşlerimin hayallerinde sen vardın sevgili
İçimden yüreğimden ağladığımı görmeden giderken sen
Ben senin yokluğunda buz gibi ranzama sarılıp ısınmaya çalıştım
Buz gibi ranzama sarılıp ısınmaya çalıştım sevgili
Sen ardına bakmadan çekip giderken
Ben senin ardında öldüm sevgili
Öldüm
Hemde hiç sende yaşamadan öldüm
Hiç sende yaşamadan öldüm
İbrahim DALKILIÇ
5.0
100% (2)