4
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1552
Okunma

Araf da depremler oluyormuş duydun mu ?
Muson yağmurları sellerinde afete davetiyeymiş
Kağıttan evler yıkılıyormuş bir bir seraplara
Kınalı ellerden içilmez olmuş berrak sular
Kirletilmiş insanlığın doğmamış fötusu biliyor muydun
Firari kaçamaklarda soyunuyor beden arsızlıklarından
Sırrı küflenmiş aynanın içinde arıyorum gözlerimi
Soyunuyorum yavaş yavaş ilahiler eşliğinde günahlarımdan
Arınır mı ayağıma bulaşan senli günahlar bilmiyorum
Kozalaşmayı unutmuş aşk denen yalana kanan kelebek
Ölümle yüzleşirken altı güne varmayan ömrü
Umutlardaymış atışları susacak yüreği
Kurtuluşu sevgilinin elinden olacak derken
Ebedi uykuya gönderildiğini bilmeden
Yol kenarlarına yazılmış ölümle biten aşkımsı duygular
Asfalta düşen her damla gözden asit olmuş
İmana atılırken adımlar imansızlığın tuzağında asılı kalmış
Nice Mehmetler Aliler Ayşeler Fatmalar
Oluvermiş kısa birer yol hikayesi kayıtlara geçemeyen
Hani asırları süsleyen Leylalar Mecnunlar nerede
Milenyumla mı değişti aşkın devranı
Bir sis bulutunda gizlenirken son gülümseme
Katledilirken zakkumlara sığınan mimozalar
Yasını tutuyor kardelenler fallara kurban edilen papatyaların
Adı unutulmuş adresi yazılan kağıdı sellerin yok ettiği bir sokak
Arnavut kaldırımını andıran döşemesiyle
Mazgallarda sıkışıp kırılan topuklar köşe başı fahişelerinden kalan
Bir ıssızlığın ıslığı çınlıyor sağır kemancının kulaklarında
Kızıl bir yağmur rengini veriyor dikenlerine güllerin
Kanı donmuş ihanetlerin yar deneni gördüğünde
İblis çığlıkları ebabillerin nefesini keserken
Sevda sözü veriyor sevgi bilmez bir masuma sessizce
Bilmeden cehennemde son bulacağını kangrenli sevdasının….
5.0
100% (9)