5
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
935
Okunma
YİTİK EFSANE-1
karanlık ıssız yüksek kulleler
yükselirken taş taş üstünde
duyulur dar koridorlarda yosun kokulu sevdalar
vuslata atılan ağır voltaların ayak sesleri
susardı hep duvarlar gecenin nefesinde
yüzünde asırlık bir yalnızlığın nasır izleri
uzun sakallı kısa bir büyücü
sıvazlar sakalını rüzgarın ıslığında
titrer koca çınar
çatlak dudaklarındaki iki ikisirli söz
taşır derin kehanetin gizemli izlerini
yörüngesinde gizlenen yıldızlar nidasız
kızıl ejderin çığlığında yarılırken kara gece
sallanır taş kalenin suskun surları
dalgaların kollarında kayalıklar deniz kokar
uçurum kenarında uyuklarken martılar...
savaş öncesi kızıl ateşte döğülen çelik
birleşir suyun ruhuyla
sonrasında bilenir mermeri tutan bileklerde
tapınakların duaları karışırken çekiç seslerine
rahiplerin ellerinde kutsal kitaplar
okunur kapalı dudaklarda....
saçları rüzgarla raks eden prenses
gözleri açık şafak bekler bir şahinin kanatlarında
kutsal dağda yakılacak ateşin dumanı
her seferinde sis olur kirpiklerinde....
göğsü zırhsız bir savaşçı çıkar mağarasından
kulaklarında keşişlerin sesi
koklar yağmur sinmiş toprağın kokusunu
kısarken gözlerini sıkar avcundaki kılıcını
okşar sonrasında çıplak parmaklarıyla yerdeki kahverengiyi
düşlerinde lacivert bir nehir akarken mavi
gök tanrı enerji saçtı mağarasından çıkan savaşcıya
dokunurken şimşeğin tenine
unutup yere düşen gölgesini
yürür rüyasına yansıyan o ülkeye...
5.0
100% (11)