bir gün
babam aldı karşısına beni
yaşlandım kızım
artık elim ayağım tutmuyor

üzüldüm içim ürperdi
yetim mi kalacaktım yoksa

uyurken gözlerim görmüyor kızım
dedi

oh
çok şükür dedim

uçtu gitti
gözlerimdeki nem

şakacı babaaa

bugün
kahkaha atsın istiyorum
tüm şiirler

cennetten müjdeci mi geldi
desinler

hadi şen kahkahalar atalım baylar

bayanlar siz gülmeyin

şakaaa

şükredecek şeyler bulmaca
oynayalım mı

kızlaaar

hadi gelin

çık çıkalım çayıra yem verelim ördeğe

ördek yemini yemeden
çayır çimen demeden

aggüdü büggüdü çıktım çıkardım

üşüdüm üşüdüm daldan elma düşürdüm
elmamı yediler bana cüce dediler

oynayan elime mum diksin

bakın şu işe
ellerimiz mi varmış
alın size
gülümsenecek bir sebep

aaaa

gülümsemek mi dedim
gülümseyebiliyorsak
dudaklarımız da varmış
demek

örneğin
benim bir gözüm görüyor
çok şükür diyerek
başlatıyorum
oyunu

hattaaa
bir
değil
iki gözüm de görüyor

demek ki neymiş efendim

etmek mi lazımmış
iki kere şükür

iğne battı canımı yaktı
tombul kuş
arabaya koş
arabanın tekeri
istanbul’un şekeri

tüh ya

ankara’da niye deniz yok

ooo
ben ne dedim size
üzülmek yok bu şiirde

ankara’nın taşına bak gözlerimin yaşına bak

amma sulu gözlüsünüz

deniz yoksa
ankara’nın da kedisi var
gozlerinin biri başka renk diğeri başka renk

dogru ya
van kedisiydi o

işte yine espiri yaptım
ha ha ha

(burada gülünecekti)

haydi hep birlikte mutlu olalım

bulaşıcıdır ha
gülmek

demek ki ne yapmak gerek
eller yukarı
çıkarın bakalım hepiniz

maskeleri

ya da
ağzımıza değil de
kulağımıza
takalım

koronaya nanik yapalım

hayat
çoook
güzel
sevip
sevilince

ekmeğe salça sürüp
yemek
olur sana
bal ile kaymak
samanlık seyran olur
gönüller bir olunca

maksat
karın
doyurmak

ha ha ha
bu şiir çok çatlak

şiir yazan
çok matrak
duymasın sakın

biraz da
kafadan çatlak

heeey kime diyorum
alooo

somurtmayın

gülmeden
mutlu olmadan
gitmek
yasak

hoş geldiniz dostlar hoş geldiniz
beni çok ama çok mutlu ettiniz

hadi gidin güle güle
ha ha ha

...

hapşuuu

siz

de

çok

yaşayın


...