11
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1817
Okunma

Tuttum elinden çocukluğumun,
Biletini aldım geçmişe yolculuğumun
Sıcacık,
“Ekmek elden, su gölden ”rehavetineydi ilk durağım
Endişeden, korkudan ne kadar da ırağım
Bir telaş, bir vaveylayla başladı ilk depremim
Bir mekân değişikliğinin acemiliğini fark ettim
Pınara uğradım ki,
Misk-i amber kokusuyla bir zemzem
Şeker,şefkat,nane şekeri akar bu çeşmeden.
Dayadım kurumuş dudaklarımı kanana kadar içtim
Çok yorulmuştum lakin kendimden geçtim
İkinci durağım bir handı sanki
Ne gelen belliydi ne giden, başım döndü inan ki.
Ortaya konmuş tahta bir çember.
Kimi keşkek, kimi bulgur kimi soğan cücüğü yer
Sanki padişah sofrasından kalkmışçasına,
Açılmış sema ya küçük eller,
“Elhamdülillah” der.
Nermin AKKAN
5.0
100% (7)