Değerli dostum Ahmet Çıtak’ın
başlattığı serîye devam.


Düşündüm taşındım ne versek daha
Buldum: balık mangal, rakı verelim
Rahat etsin diye burdayız aha
Beli ağrıyorsa yakı verelim.

Aslında silahı hiç sevmez ama
Bir keleş verelim ucunda kama
Belki çentik atar meşeye çama
Eline kelebek çakı verelim

Oniki kanaldan nasıl zevk alsın?
İsteriz diziden diziye dalsın
Kafasına göre müzikler çalsın
Te ve’sine uydu takıverelim

Koğuşun önüne yapay bir nehir
Mutlaka yapalım etmeden tehir
Yemeğine belki koyarlar zehir
Tadına önce biz bakıverelim

Belki salam sosis yemekten bıkar
Sürekli bal, börek, mideyi sıkar
Sarısını yerse kolestrol çıkar
Biraz da yumurta akı verelim

Her türlü derdine olalım çare
Mendiller verelim, yollasın yare
Belki koğuşuna dadanır fare
Sağlamından sıçan fakı verelim

Beyimiz kendini yormasın aman
Onun için fazla değerli zaman
Odun bulması zor, kesmesi yaman
Şöminesini biz yakıverelim

Kimse bulamasın diye bahane
Daha neler sunsak, acep daha ne?
Pırlantayla süslü, şöyle şahane
Saat ve bir sürü takı verelim.


Çabamız "sayın"a hizmete dâir!
Gônlünden kopanı versin her şâir.

.