2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
716
Okunma
Saçak altlarında
Kuytusunda zamanın
İlk öpüşmelere benzeyen
Kekremsi bir yangı
İşten eve dönebilmek gibi,
Çorakta su bulabilmeleri gibi kuşların
Gökyüzüyle toprağın arasında
Öylece
Bütün sanrılardan kurtulup,
Gerçek bir yüze değmek
Köylü kızların yemenilerine işlenmek
Kilim kilim dokunmak
Trenlerle vagonlarla
Göç etmek iç iklimlere
Hanidir söyleyeceğim, dilim varmıyor
Şuramda
Boğazımda bir yumrusun
Ne yutkunabiliyorum seni,
Ne yudumlamaya mecalim var
İnce bir hastalık gibi
Sarmaladın benliğimi
Paydos etti fabrikalar
Şimdi koşuşmaya başlar sigaracı kızlar
Overlokçular
Perdeleri sıyırmalıyım
Oturup penceremin önüne,
İzlemeliyim bu geçit resmini
Son mektubunda yorgunum demişsin
Ağlamaklıyım azıcık
Avucumdaki çizgiler
Dönme dolaplara benziyor
Yine aynı hikaye
Anladım iflah olmaz bu susuş
Sırada hangi acı var
Hangi kahır kan tükürtecek bana
Kör bir gölge iniyor üstüme
Mumları yakmalıyım
Fikrime sessiz
Derin ve isimsiz
İnce bir gül düşecek az sonra
Ellerimde gül yangınları
Göz bebeklerimde
Göz bebeklerimde eski bir tılsım
Ekmek gibi helalsin oysa sen
Su gibi gerekli
Fakat uzaksın da güneş kadar
Titremesi gibi dalın rüzgarda,
Ürpertiler içindeyim
Ne vakit düşünsem seni,
Yahut girsen düşüme usulca
Böyle oluyorum ben
Çekinme
Tutma sözcüklerini savur
Zehirli kahkahalarından bir ikisini daha
İliştiriver
Hala mı diye başla
Hala mı
Hala evet
Hala sızlıyorum
Eksik bırakılmış
Olamamış
Bitememiş
Başlayamamış
Hepsinden bir kucak
Bir öbek yalnızlık hayat dediğin
Korkma
Pencerelirini taşlayamayacak kadar büyüdüm
Senden sonra bir yanım
Hep çocuk kaldıysa da...
5.0
100% (1)