0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1858
Okunma
Uzaklarda bir kuş öttü
Günlerden salıydı
Havada keskin bir anoson kokusu
Öylesi saf ve çocuksu
Solgun benizli yüzünde
Bir yığın hayal asılıydı
Kadınlar kendini doğurur anne
Yüreğinde kaç mum söndü?
Kalk gidelim başka zamanlara
Pastel renkli bir gökyüzü
Fukara yıldızlarımız olsun
Titrek sesli şimşekler çaktığında
Birde ışıklar yandığında
Başlasın gerçek hayat
Notre dame’ın kamburunu seyredelim
Şaşıralım Mata Hari’ye
Tavşan yılına geri dönelim
Boşanıp tekrar evlenelim anne
Minnoşum de yine sen bana
Yakut kırmızısı safranı havanda dövelim
İpekyolunda tüccar olalım birara
Kehribar koksun senin eteklerin
Arpacı kumrusu gibi düşünmeyelim anne
Delirmesin ruhumuza serili kilim
Yanlış anlama anne
Zannettiğin gibi değil
Eli elime değmedi gurbetin
Şakaklarından düştüğüm şafak vakitlerini
Birde Kalbimin çık çık bitmeyen merdivenlerini
Ben senden öğrendim
Alacakaranlıktan üç atlı çıkageldi anne
Hadi toparlan kalk gidelim.....
5.0
100% (3)