Dilin tövbesini bozup çığlığa
Kimsesizliğin inandına
Acıların kara lanetinde
Nah şurama
Kaç centik atıldığını
Bir diye bilsem size
Anlarsınız neler çektiğimi

Oy ben yurtsuz bırakıldım
Gözü kapalı kırbaçladıkça gerçekleri
Boncuk taneleri gibi sıralanmaz mı?
Gönül sızım

Susturmaya hakkınız yok
Feryadımın adı
Ezelden isyan babası
Nedeni
Tarihin elleri kelepçeli beyinler ise nasırlı

Silik mezar taşlarında
Ümitlerim kan ter içinde
İhtimallerin eşiğine varırken hakikatler yüzünü döndüğünü sanır bana

Keza bizler bedeller diyarında doğmuşuz
Çile hamurunda çıtırdamış kemiklerimiz
Şekili şemali hüzün biçer

Bir var ki
Ertelenmiş baharın gelişi çıplaklığa çıplak sokulur.
Kızıl günde.
Gülüm, dikenlerin arasında sahipsiz
Bundan gayrıdır ki
Fısıltının fiskesinde şaha kalkmaz mı?
Onurum
Şimdi biline bilinsin neler çektiğimi

Yusuf korkmaz (kizilkale) 31.08.2012