& Öpmeye kıyamadığını
Öpmeye doyamazsın da &



En çok da sevişmediğim zaman
gri bir çarşaf sessizliği ile sana benzerim
Dokunuşlarda duygu arayan
pişman yatak odalarına zincirlenmiş kadınlar dans eder
tutku mayınları döşenmişken içime
yüksek bir şelaleden atlayan Etiyopyalı açlığım
serin hikâyelere muhtaç çakılır yüz yıllar öncesine


Yosun fosilleri parlar
İnanç sayfalarını çeviren esintilerin yönsüzlüğünde
boşluğa dolanan boşluklarla uslanır
aşkın yaşama dair terörizmi
yine de milyarlarca çiçek boyun eğer toprağın yerçekimine



& Mevsimi geldiğinde hüzündür dudakların &



Öpüşmek için ıslatsan da dil kuraklığıyla
heyecanı eksik bir şiir patlar
senaryodan çıkarılan lirik gecenin sahipsizliğinde
gerçeğine sessizce dönen yorgun kalmışlıklarla
yapayalnız tararken saçlarını
ölü hücrelerine tebessüm eder gibi
dokunursun içinin yaslarına



& parmak izlerim dökülür &



En fazla
cinayete teşebbüs etmek
yaşamaya teşebbüs etmektir
En fazla unutma eyleminde
gözaltına alınır hissettiklerin
sabah olduğunda
yine o aynanın karşısında
ya kutsalsındır ya özgür...