8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1025
Okunma
Çevirdik yüzümüzün rengini IRAK’A
Mücadelemiz ustaca değildi belki
Yüreğimiz yiğitti! Durduk SAVAŞ karşısına!
Konuşmanın adı yoktu KERKÜK sınırında
Keskin, sivridir diplomatik yasalarınız
BARIŞ adında bir çocuk ararım, döşediğiniz
Mayın yollara!
ERBİL; belli ki seninde yüzün gülmüyor!
Ağlıyorsun!
Gel, ver elini elime…
Diyorlar ki, kanlı mühendisler,
Getireceğiz geleceğinize!
Gözlerimden akan yaşa aldırmayın!
DEMOKRASİ gelecek dediler
Bizim kanlı, militan gecelerimize
BARIŞ tohumu serpiyorum etrafıma,
Dolansın (ÇOCUKLARIM!) zeytin dalında!
IRAK; kanlı kızım! Eteğine değen
Toplar, tüfekler!
İşgale uğradın! Yağmalandın beyaz gelinliğinle!
Şimdi yalan söyleyecekler düşlerimize!
Zalimler saltanatlarını boşa çıkaracaklar!
AND içerim!
MEZOPOTAMYA; medeniyetlerin,
İnançlar şehri, BAĞDAT,
KERBELAYI unutmadık
HALEPÇE ağıtlarımızda hala
Ne bereketli, inançlı toprakların var
Her doğan çocuğa adın verildi AMED!
FİLİSTİN; unuttum mu sanıyorsun seni!
Çıkarır mıyım yaralarını göğsümden!
Babam barikat oldu bedenine!
Muhammedi kim unutur!
Belki onu vuranlarda,
Bugün, IRAKI vurmaya çalışanlar
Ölür mü sence? Sınırda bir Muhammed!
IRAK, FİLİSTİN, MEZOPOTAMYA, HALEPÇE
Aynı yaralardan tanışıyoruz
Aynı acıya gülerek! Aynı kadere merhaba!
HOŞÇA KAL diyoruz güzel günlerimize!
(BURUDAN BÜTÜN KANLI SİLAHŞÖRLERE! ÖLDÜKÇE ÇOĞALACAK ÇOCUKLARIMIZ!)