6
Yorum
6
Beğeni
4,7
Puan
1393
Okunma

(Karanfilin) tel örgüleri takılırdı kuşların kanatlarına
Gecenin (koynunda) sallanırken ninnili esaretler
Bilinmeyen bir (şiir) asılırdı idam sehbalarında
Ölümün kağıtları kefen (büyütürdü) bir şaire
Mahsumiyetin yüzünü açarken yetim (çocuklar)
(Tellerinde) tünerken siyah kırlangıç eser bir yel
Umut (uçurtmaları) fırtınasında kalırken kırılır
Dilenciye bakışları (kesilir) küçük avuçlarında
Avlu dolusu gül (tohumları) savrulurken sabahları
Sahipsiz,kimsesiz çorak kalan (topraklarımda)
(İnce) bir sızı haçer olup keman sesinde saplanırken
Bacağı (çırpı) kalan çocuğun çığlığı kendi sokağında uyur
Taş duvarlar (yakılırken) yorgan olur kaldırımlar
Çökerken gece kirli kalmış (yüreklerde) is kokar ortalık
Fidanın gözler ilkbaharda açarken (eller) günahkarlığı saklar
(Açılır) sancılı kır çiçekleri kardelenin koynunda
Kara (karışır) beyazı yüzlerinden okunurken
Tüm kentteki (çocuklar) sonbahara inat türkülerde dökülür sokaklara
Eşelendikçe kanayan yanlarımızdaki (yaralarındaki) tuzu serperçesine
Her damlası kan olur (rahimde) akıntılı kanamalı gözlerimde
Karanfilin koynunda şiir büyütürdü çocuklar...
Tellerinde uçurtmaları kesilir tohumları topraklarımda
İnce çırpı yakılırken yüreklerde eller
Açılır,karışır çocuklar yaralarındaki rahimde
*
Sokak susar ben surarım
Gözlerim kapalı dinlerken onları
Avuçlarındaki kirle silerim yaşlarımı
Yaşları küçük yürekleri büyük minikler
Kan kırmızı karanfillerim solarken sol yanım
Mahsumiyetindeki insaniyet katledilirdi nasır tutmuş yüreklerde.....
5.0
83% (5)
3.0
17% (1)