//Kırılır mı emek verip binbir zahmetle ördüğün dostun gönül kapısı//
//Kırdığın her kalp Kâbe’yi yıkmakla eş değer//
//Dostunun postunu bile açık arttırmayla çıkarırsan mezâta//
Döneceğini mi sanıyorsun gönül dergâhına//

Bir varmışla başladı ilk soluk alış
Bir yokmuşla bitecek hayat
Bu kısır çekişme niye
-Dilimizin kemiği yok ki-
Ağzımızı her açtığımızda ileri geri konuşuruz
Bol bol hava da yutarız
Bu yüzden bazı sözcüklerin içi boş

DENİZ_DERYA35 (Deniz Derya Giritli)

Kelâmlar suskun eksik bir şeyler var dilimde
Dilim zehirli kilitlere vuruldu azap ötesi
kerpeten inadına sözler oruçlu
İftarsız nöbet bekleyişinde herşey
Vefasızlıkta gökyüzü
Yağmura gebe bulutlar açmazda güneş
İklimler tek düzelik yaşam boyun eğmiş
Dağ yalnızlıkları kar boran
Titreme nöbetlerinde can beden

Nurettin ÖNDER


Kalem usturadır kullanmasını bilmeyenin elinde
Bazen kılıç olur vurursun sözlerle yerden yere
İki başlı yılan gibidir bazı insanlar çatal olur dilleri
Dilersen çiçeklenir kelimelerin
Dans eder sözcükler kaleminin ucunda
Sihirli bir dünyaya götürür
-Seçim bizim elinizde-
Gül ve diken ayrılmaz ikili
Dikkat etmezsen bu güzellik kanatır
Bal da tatlıdır ama arılar da zehrini kuyruğunda taşır
Elini uzatırsan izinsiz kovana
Saldırıya geçer ordusunla
Tabiat ana bile kanunlarını koymuş ortaya
-Söz savunmanın-

DENİZ_DERYA35 (Deniz Derya Giritli)


İmdat çığlığıdır kuş kanadında umut
Real ufkunda medetsiz efkâr
Var olmadı hiç var olmuşluğun ikazı
Arayanlar bulamadı bulmuşluklarını
Bulanlar arayanların enkâzı

Nurettin ÖNDER


Gecenin koynuna devrilirler bir bir
Günâhlara her gün bir yenisi eklenir
Sabah ezanını duymaz
Pas tutmuş kulaklar
Kabirler putperest hânesi
Ot bile bitmeyecek bazı mezarlarda

-İblislerle kolkola geziyor ve pazarlık yapıyorlar-

DENİZ_DERYA35 (Deniz Derya Giritli)


Ey afakanlar kara yazgı nöbet(ç)ileri
Nemrut azabına azabkâr meçhul
Hayrına yapmaz yapmışlıklarına faizkâr tefeci düşleri
İnsani değer suçlarına vade farkı eklemişler
Kar-zarar hesabını unuttun farz et
Gelecektir mutlaka şahitliğe
Defter-i Kebir
Büyük mizan kurulur elbet

NurettinÖNDER

Dillerin yüklendiği günâhların ağırlığından mizan tartısı kırılır
Kötülüklerden şehirler bile düşer
Gözler bile yalan kokar
-Gözler kör kalpler mühürlü-
Suya yazılmıyor yaşanılanlar
İki şahit görevli yazıyor her an
-Eksileri yazdırmaya devam edin amel defterinize-
Kimseye kalmadı dünya denilen iki kapılı han
Bir kapıdan girdin öbür kapıdan çıktın say

//Vâde doldu bitti sayılı nefes.Sonumuz iki metrelik çukur ve bir top kefen..O bile kısmet meselesi//

DENİZ_DERYA35 (Deniz Derya Giritli)


Deniz Derya Giritli---Nurettin Önder