13
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
1791
Okunma

İsterdim diyebilmeyi... görmedim
Geçerken işte öylesine bir yolum düş/tü.
Ayağım takıldı
Tam da önünde düştüm.
...ben bu şarkılarda bir kere daha düşmüştüm...
Gönül hep hüzzam çalar
En güzel şarkıların bile sonu yoktur
Ya kemancı mıy mıylar ya da şarkıcı mış mışlar
Notaların aslı mı
Az ileride
Şöyle sola doğru hafif dönünce tam köşede
Balat ’ ta
Daracık sokakta
Bir bakkal dükkanında
Kimisi kağıt külâh yapılmış
İçine yüz ellişer gram siyah zeytin konup tartılıyor
Kimisine de beyaz peynir
Zeytinler yenilince hüzzam da yok olup gidiyor
Tersi bazen bakkal sahibinin oğluna karalama kağıdı
Nereden geçmişse geçmiş eline
Sana ne...
..
Ayağım tökezlenip tam da önünde düşmesem
O da koşup yetişmese
Başımı kaldırıp çapaklı yeşil gözlerini görmesem
Tütün sarısı uzun tırnaklı elleriyle düştüğüm yerden kaldırmaya çalışmasa
Telaşla öne doğru eğilmese...
Hüzzamların eksik notalarını tam da önümde düşürmese
Beni yattığım yerde unutmasa
Ahh o hüzzamları buruşturmadan göğsüne sokuşturmasa
Kime bu öfke, bu hırs diye düşündürmese
Keşke şarkıların sonu, eninde sonunda zeytin küllâhı olmasa
Keşke dizimin acısından çok tütün sarısı tırnakları canımı acıtmasa
Dedim ya gönül hep hüzzam çalar
Sazlar çalar eksik şarkılar ağlar
Hem öyle bir kahpe ölüm var
Döner dolaşır hüzzamlı zilleri çalar
Bilsinler istedim
Balat’ ta da bir hüzzamlı gönül var
Göğsünde şarkıların sonlarını saklar.
öyküsatıcısı2012Davidoff
5.0
100% (31)