8
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
3190
Okunma

Göçmen kuş bakışları düşerdi payıma
Hüzünlü güz türküleri ağzımın siperinde tetik çeker
Kanardı dudaklarım
Kana kana doyamadığım bir aşk için...
Kış bahçeleri kurardım yalnızlığımda
Üşürdü vedayı yudumlayan ellerim
Titrek kalırdı sokak lambalarım
Saymıyorum sonbarındaki ağacın sallanan son yaprağını...
Az sonra titreyip (sallanıp-sarsılıp) düşecektik
Gazel olup toprağa karışacaktık
Bir kırkikindi gelip sulayacaktı gözlerimizi
Baharlar sen kadar uzaktı bilirim
Yinede durmadan beklerim göz göz açaçak filizlerim
Kapanırken gözlerim...
Geride boynu bükük kalır resimlerin
Siyahından beyazı kaçar
Ve ruhum açık bir kundağa sarılır, açılır pencere, üşürüm..
Sonrasında toprak kokar ellerimiz mis mis...
Leylekler tünedikleri yuvasından kanat çırpar
Uçarlar uzaktaki sıcak ülkelere
Yuva dibinde siyah beyaz bir tüy kalır geriye
Büyütülmüş yavruların kanatlarına takılır ruhumuz
İşte o vakit sana kavuşurum
Sonunda bir mevsimin ilk ayazında
Isınırız sarılırken bedenlerimiz.....
"Müjgan Akyüz" IŞIĞINI BENDEN ESİRGEME...ellerinden öptüm...TEŞEKKÜRLER...düzelettim.
5.0
100% (5)