1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1806
Okunma
adın övgüyle anılıyorsa da her zaman
anafartalar’da, sakarya’da, izmir’de,
bu canciğerin millet, bu gözbebeğin vatan
yürüyorsa da hâlâ dimdik izinde,
birileri var ki unutturmak istiyor seni:
“kefere“, „zalim“, „deccal“…
onlara inat bir mucize yap, yırt kefenini,
uyan, mustafa kemal!
eski çizmelerini al müze vitrinlerinden,
türklüğünü, cesaretini kuşan, silahı boş ver.
samsun’dan değil, ağrı, tendürek tepelerinden
başlat en ulusal savaş’ını bu sefer.
bölücüyü, vurguncuyu, yobazı ve haini
yeni baştan hedef al,
ölmeyi emret ki, ölmeye koşsun senin emrini
duyan, mustafa kemal !
zehirliyor ciğerlerini göz nurumuz cumhuriyetin
kara hevesler, kara nefesler, kara sesler…
senin yiğit, dürüst ve saf milletin
koynunda göz oyucu kara kargalar besler.
sütçü imam’a, kubilay’a, antepli şahin’e
’kalk’ borusunu çal
ve sonra kızıl şafak rengine, bayrak rengine
boyan, mustafa kemal!
kuvvay-ı milliye ruhunu getir beraberinde,
yeniden denetle misak-ı millî sınırlarını,
çiğnenen hilal’e bak düşman mitinglerinde,
madımak otelinde gör beklenilen yarını.
titret dünyayı, yeni bir taarruz muştula bize,
davana hep sadık kal!
sonunda yeminlerin lekelendiği meclis’e
dayan, mustafa kemal!
5.0
100% (1)