Nasılmış

Bana vuran gibi bir de kendine
Vur be ağam vur bakalım nasılmış
Senin değil bir başkadır halları
sor be ağam sor bakalım nasılmış

Niceleri uçmuş gökler katına
Bizim Mehmet binemiyor atına
Sen de köylü gibi yükün altına
Gir be ağam gir bakalım nasılmış

Mürsel Sinan feryat ediyor bülbül
Bülbülün kahrını çekmiyor bir gül
Eline kazmayı küreği al gel
Vur be ağam vur bakalım nasılmış


Mürsel Sinan


1956 yılında Kars’ın Dikme köyünde doğdu. Asıl adı Mürsel Sinan Uğursu’dur. İlköğrenimini köyünde, ortaöğrenimini Kars’ta tamamladı.

Aşıklık geleneğine ve şiire ilgisi küçük yaşlarda başladı. Bağlama çalmayı kendi kendine öğrendi. Bunun üzerine babasının desteğini gördü. Babasının saçını kestirmeye götürdüğü bir berberin bir türküyü yanlış mırıldanmasını uyarmasıyla yeteneğini farkeden berber Mürsel Sinan’ı Murat Çobanoğlu’nun yanına götürdü. Çobanoğlu’nun da Mürsel Sinan’ı yetenekli bulması üzerine yanına çırak aldı. Yaklaşık 8 yıl boyunca Çobanoğlu aracılığıyla geleneğe, şiire ve türkülere ilişkin bilgisini pekiştirdi. İlk kez 1973 yılında ise Konya Aşıklar Bayramına katıldı ve adını duyurdu.

Katıldığı birçok şenlik ve yarışmada çeşitli ödüllere aldı. 1979 yılından sonra İstanbul’a yerleşen Mürsel Sinan burada Arif Sağ Müzik Okulunda bağlama ve nota eğitimi aldı.

Bugüne dek birkaç albüm hazırlayan Mürsel Sinan, son dönemlerde Mürsel Sinanoğlu mahlasını kullanmaya başladı.

KAYNAK:© BeKa Sitesi


)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-440-)(-)(-)(

Patronluğu bırak bir gün ırgat ol
El’e kulluk gör bakalım nasılmış
Tutulsun bir günde bacak ve el kol
Bir kendine, sor bakalım nasılmış

Paranın gücüyle emrettin sövdün
Yeri geldi laf yetmedi ve dövdün
Hakkını vermedin üstelik kovdun
Hâk huzura, dur bakalım nasılmış

Hiç akıldan çıkmaz kalır izleri
Hırs bürümüş riyakar o yüzleri
Haksız yere duysan kötü sözleri
Duy da hayra,yor bakalım nasılmış

Gidip derdin açsan o, seni geçer
Zam istemesin der vicdanı seçer
Dolanır çevreden sonrada kaçar
Arzuna gem, vur bakalım nasılmış

Muhtaç olsa öve öve anlatır
Sonra söver kulakların çınlatır
Bir konuşur herkeslere dinletir
Söze fetva, ver bakalım nasılmış

Gör herkesi çalışmaya alış der
Gün doğmadan işin ile buluş der
Yorulsan da tembel herif çalış der
Sırttan çıkan,ter bakalım nasılmış

Lüzumsuz sen sen ol çileye alış
İşçiysen işçi kal neyine gülüş
Büyük olacaksan ben gibi çalış
Hele hayal, kur bakalım nasılmış

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz