2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2204
Okunma
küba purosu renginde gün karşıladı yüzümü
pencereye takılan maviler uçuşarak
ve köpeklerin aşağılık kompleksi havlamaları
bir uçurumun kıyısında rüzgara tutunan
buruk bir acıyla martıların çığlığı
2
kahve bardağından damlayan gün
tadını alamadığım...
kopuk dizeler gibi zincirlerini kıran
göğün avuçlarından akan suyum
sustum sadece geride kalanları dinledim
yağmurun izdüşümünden
3
rengin bir kadın masumiyeti
gözlerimi yakan avuçlarımdaki ter
tek bir dokunuş ten çıplaklığındaki düşlere
ve hayata uzanan bir el gibi pencereden
düştüm nasıl olduysa
4
bach çalıyor radyoda ve
şiir kokuyor elleri
iplerle gerilen bilekleri şairin
ellerine çakılan çiviler gibidir zamanı
küllenmez közü ateşinde
güneş bir avuç ter
bir balyoz darbesi havaya çakılan
küçük bir dokunuş isin izlerine
bir minyon kere bir
yada melankolia ağlatır
gün başlar biterken
yeniden dejavu!
5
adagio sostenuto
bütün imlalarını değiştirdim hayatın
yalnız yağmura bir ünlem
duygusallık yakışmıyor yanında
özgürlük!
yağmurun devrimi
yumruğunu sıkan göğün
6
şair olduğumu söyledikleri gün
anneme sarıldım
bir çiçeğin boynu nasıl kırılır?
kaleşnikoflar yağar ya gözlerimden
sonu olmayan bir şiir gibi
eksik kaldı maviye çalınan bir notanın gözyaşı
yağmuru kendine hasret bıraktım