3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
999
Okunma
Sen (Siz)
Beni bu şehire bağlayan ne var ki
Sokakları ıssız sevdalara ihanet uzunluğunda
Kaldırımların üstüne günahkar korkular sinmiş
Ne karanlığında merhameti var ne duruluğunda
Gece rahmet kapılarından bile nefret inmiş
Mahalle arasında bir ihanet iki ölüm bedelinde
Evleri çamurdan insanları içinde barındırmış
Hayalet yalnızlıklar belirir pencerelerinde
Balkonları küskün sokaklara kendini zor atmış
Sen (Siz)
Beni bu şehire bağlayan ne var ki
Birbirine paralel yolları ayrılıklara gebe
Sağına soluna sokağın çocukları dizilmiş
Paralı göbekler gerçeklerle oynar körebe
Gecede mahremiyeti kirletmek maharet olmuş
İnsanları yaşamış asırlar önceki lanetli kavimlerde
Ellerine vicdanlarını alıp namerde yedirmiş
Zaman çıldırtan soğukluğuyla donmuş takvimlerde
Ölmeden toprağa dönüşen yüzler sanki lanetlenmiş
Sen (Siz)
Beni bu dünyaya bağlayan ne var ki
Her şehir olmazsan boğulur Nuhvari tufanlarda
Ezelisin ebedisin Seni bilmemek şeytanlıkmış
Taş toprak güneş putlaştırılmış ilahsız anlarda
Baksın tarihe insanlık Sensiz olunca geride ne kalmış
Allahım beni Sen (Siz) bırakma…