1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
4332
Okunma

Yutkundu bir an, susdu öylece gözleri konuşurken.
Konuşamadı, boğazına bir şeyler tıkandı sanki,
Gözlerinin içine baktım, gözlerimi kırparak .
Göz bebeklerinde damarlar dans ediyordu adeta,
Susmuştu dili ama gözleri çok şey söylüyordu .
"Hadi dedim yorgun şehrin şairi hadi.
Nemli gözlerden, kahırlı yüreğinden.
Lal olan dilinden, kırgın kaleminden .
Islak şiirler yolla bana nameler içinde.
Ben hasretim senin ıslak yazılarına, şiirlerine .
Ben müptalayım senin sırlı nesirlerine .
Bak insanlar seni bekliyor, senden yazılar, şiirler .
Neden bu kadar geç kaldın? Neydi engelin.
Söyle yorgun sesinin şairi sen nerelerdeydin.
Seni de mi harcadılar harcanmış olanlar.
Sen harcanamazsın senin sevgin, dostluğun .
Asaletin, onurun seven bir yüreğin var.
Sen ! yorgun sesinin şairi sen.
Islak şiirler, yazılar yollamazsan bana,
Sevgimi dostluğumu ve bir de,
Varsa hakkımı helal etmem sana,
Şimdi susun ve sussun herkes,
Bir şairin yorgun sesinden .
Islak şiirler dinlemek, dinlemek istiyorum.
Artık her can, her bir nefes gibi..